Kıymetli dostlarım bu hafta dünyaca ünlü bir filmin fragmanını izlemeye ne dersiniz?
Hintli bir Müslüman olan ve filmleri tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de beğeni ile izlenen Aamir KHAN’ın başrolünde oynadığı Bolywood sinemasının en önemli yapıtlarından biri olan “P.K. (Pekay) ” isimli filmden biraz bahsetmek istiyorum. İzleyenler içeriğini biliyordur. İzlemeyenlere elbette önce izlemelerini öneririm. Şimdi gelin sürprizini kaçırmadan hep birlikte filmin içine küçük bir giriş yapalım...
Eleştirmenler filmin ana konusunu; sade bir tanrı inancı ve aşkın saflığı olarak değerlendiriyor. Başkarakter olan PK, garip bir yer olarak nitelendirdiği dünyaya uzaydan ışınlanan birisi. İlk kez gördüğü tuhaflıklara anlamaya çalışır. İnsanların inançlarını sorgulayıp, o inançlara dair kimsenin sormaya cesaret edemediği bir takım sorular sordukça başına gelmeyen kalmaz. Aslında bu sorgulamayı cahil cesaretiyle yapıyordur. Çünkü çocuksu merakıydı ona insanların Tanrı dediği varlığa olan inançlarını sorgulamasını söyleyen…
Çevresini gözlemler. Zorluklarla karşılaşan insanların, zorluğun oranı arttıkça tanrıya ulaşma isteğinin de aynı oranda artıyor olması dikkatinden kaçmaz. Hint kültüründe var olan binlerce inancın getirdiği farklılıklar aslında insanları akıl almaz inanışlara yönlendiriyordur. P.K kendini bu inanışlara kapatır. Doğruyu düşünür. Ve sonunda bulduğu kendince doğru olan inanışa yönelir. İşte doğru inanışın peşinden gittiği esnada başından geçen heyecan dolu macerasını anlatır bu film bizlere. İzledikten sonra normal zekâya sahip insan “dinlerde varolan batıl inançların aslında tanrı adına konuştuğunu iddia edenlerle, Tanrı’nın yetkisini kullandığını söyleyenlerin oluştuğunu” rahatlıkla anlayabilir. Film yanlış tanrı inanışlarını her fırsatta yerer ve doğruya yönelişin yolunu gösterir. “Doğru olan hepimizi yaratan tanrıya inanmaktır. Kendi yarattığınız sahte tanrıları yok edin.” der. Muhammed Peygamberin putları kırarak verdiği mesajın aynını yani Allah’a ulaşılabilmek için aracılara ihtiyaç olmadığının mesajını verir.
Aynı zamanda bir aşk filmidir; P.K (Pekay). Aşkın insanın tüm hücrelerine kadar tesir eden o güzelim berraklığını izlettirir izleyicisine. İnsanı yaşatan aşktır ona göre. Heyecanın adı; aşktır. “Aşk sevdiğini özgür bırakmayı göze alabilecek kadar sevmektir.” sözüyle aslında aşkın insanda ulaşabileceği son nokta işaret edilmiştir…
Aşkın ve Tanrıya ulaşmanın herhangi bir aracıya ihtiyaç olmayacağının bu kadar etkili anlatılabildiği başka bir film hatırlamıyorum. O yüzden ben iki kez izledim. Fakat bana göre asıl mesele şu!
2014 yılında bilimkurgu ve komedi dalında çekilen başrollerinden birini ülkemizde de çok sevilen Aamir Khan’ın oynadığı, yönetmen koltuğunda Rajkumar Hirani’nin oturduğu bu film Türk televizyonlarında hiç yayınlanmamış. Şaşırdınız mı bilmem ama yanlış duymadığınızı bir kez daha belirteyim. Bu film henüz Türk televizyonlarında yayınlanmamış. Oysa dünyada en çok izlenenler listesinin başlarında. Konusu her kesim tarafından ilgi çekiyor ve başrolünde Aamir Khan var. Ve tüm dünyada milyonlarca kez izlenmiş olmasına rağmen P.K (Pekay) filmi Türk televizyonlarında henüz ya-yın-lan-ma-dı.
Acaba neden?
Birileri bir şeylerden mi korkuyor yoksa?
İnanışlarla ilgili kimsenin sormaya cesaret edemediği soruları sorarak doğruyu bulan P.K (Pekay), çocuksu merakını giderip bu filmin Türkiye’de neden yayınlanmadığını da araştırıp sonucu bizimle paylaşsa iyi olur. Çünkü bizim ahalinin bu soruların yanıtını merak etmeye dahi mecali yok gibi.
Haydin iyi seyirler...